Genevieve De Maurëll V. Sınıf Sterk
Mesaj Sayısı : 6 Kayıt tarihi : 01/09/09 Yaş : 27 Tanınmışlık : 0 Nerden : A şehrinden B şehrine giden otobüsten xD Rp Partneri : Alone ''again'' xD Meslek : Öğrenci.
| Konu: Genevieve ~ Salı Eyl. 01, 2009 9:55 am | |
| * Genevieve De Maurëll * Fındık kabuğu rengi gür ve uzun saçlara, buz mavisi gözlere, bembeyaz bir tene, burnumun ve yanaklarımın üzerindeki çillere ve dolgun bir dudağa sahibim. Boyum 1,68 ve 42 kiloyum. Kendine bayılan birisi olmasam da yine de kendimle barışığımdır. İç güzelliği dışına da yansıyan nadir insanlardanım. Sürekli gülümser ve çevremdekilere neşe saçarım. Bina ve taraf ayrımı yapmıyorum, özgürlüğüme düşkün birisi olduğumdan tarafsızım. Evet, özgürlük benim olmazsa olmazım. Özgür olmadıktan sonra yaşamanın bir anlamı yok bence. Neyse konumuza dönelim, tarafsızım. İyi bir kitap okuyucuyum. Ayrıca saatlerce uğraşılıp çizilen resimlere ve boyanan vazolara bayılıyorum. Resim demişken; çok güzel resim çizdiğimi söylüyorlar. Sanırım cidden öyle. Büyüdüğümde kendi sanat galerimi açmak en büyük hayallerimden ismi de; Genevieve. Tamam kabul ediyorum, abarttım. Kızımın adını falan koyarım herhalde ya da daha anlamlı bir isim, evet kız çocuk sahibi de olmak istiyorum. Biliyorum, çok şey istiyorum ama hayal kurmak güzel şey. En sevdiğim hayvan at, özellikle de kanatlı ve tek boynuzlu olanlar. Mitoloji yani. Hmm, mitoloji demişken özel bir yeteneğe sahip olduğumu sanmıyorum ama sahip olmak güzel olurdu doğrusu. Hayatım macera dolu değil elbette, kalbimdeki cesur aslan kış uykusunda şu aralar. Ben sıkıldığımda rahatlıkla uyanacak, merak etme sadece biraz ara verdik. Macera nerede ben orada, hem de tam donanımlı olarak. Donanım demişken ayrıca titiz, düzenli ve sürekli zekamı çalıştıran bir kızım. Asla yarı yolda kalmam, sürekli çözüm önerilerim mevcuttur. Sadece biraz tembel miyim ne? Yine de bir işi yaptığımda tam yaparım, başlamam uzun sürse bile... * RP; - Spoiler:
Terden sırılsıklam olmuş bir şekilde yatağında doğruldu, gözlerini aralayıp çevresine bakındı. Koridor çığlıklarla dolup taşarken uyumak biraz zor sayılabilirdi. Korkmuyordu yine de otomatik olarak elleriyle pamuk örtüsüne sarınmıştı. Hızla örtüyü bıraktığında çıplak ayakları çoktan soğuk zeminle buluşmuştu, hızla terliklerini ayağına geçirdi ve kapıya doğru yöneldi. Üzerindekiler dışarı çıkmak için uygundu, genelde evde giyelebilecek kıyafetler olsa da spor yaparken de giyilebilecek bir eşofman takımı vardı üzerinde. Uzunca bir süre koridor boyunca yankılanan çığlıkları ve kehanet profesörü olduğu her halinden anlaşılan kadının yaptığı kehanetleri dinledi. Bu işi doğru bir şekilde yapmak istiyordu, kimseyi telaşlandırmak ta istemiyordu. Açık penceresinden içeri giren rüzgara yoğunlaştı bir anda, ardından pencerenin dışına göz gezdirdi. Neredeyse tüm profesörler yasak ormanın dışında toplanmış bir şeyler hakkında konuşuyorlardı, hem de oldukça ciddi bir şekilde. Bu görüntü onu çok derinlere sürükledi.
Genevieve küçük ve sevimli bir çocuktu, güzel olduğu kadar akıllıydı da. Meraktan fıldır fıldır dönen yemyeşil gözleri evin her köşesini dikkatle incelirken büyükbabasının sesini işitti. Büyükbaba sert ve ciddiydi, çocuklardan hoşlanmasa da Genevieve'yi severdi. Ayrıca Hogwarts'ta Sihir Tarihi profesörlüğü yapmış, ondan önce de bakanlıkta çalışmıştı. Eski hikayeler anlatmayı severdi, özellikle de torunu Genevieve'ye. Çünkü Genevieve de tarihe meraklıydı ve böyle hikayeleri dinlemek onun da çok hoşuna giderdi. Büyükbabasının sesini duyan küçük Genevieve hızla yaşlı adamın yanına koştu ve küçük kollarıyla onun boynuna sarıldı. Büyükbaba ise torunu her ona sarıldığında bir hikaye anlatırdı, bu geleneği bozmadan bu sefer hangi hikayeyi anlatacağını düşünmeye başladı. Artık yaşlanmıştı ancak güçlü bir hafızaya sahipti, ne mutlu ki bu güçlü hafızasını torununa da aktarabilmişti. Küçük torununu kucağına oturttu ve öksürerek boğazını temizlemeye çabaladı. Bir eliyle torununu kucaklarken diğeriyle de oturduğu koltuğun kenarını tutuyordu, basit bir kazaya kurban gitmek hiç hoş olmazdı. Ve hikayesini anlatmaya başladı.
'' Bu çok eski bir hikayedir küçüğüm, ileride işine yarayabilir o yüzden dikkatle dinle. Yıllar yıllar önceydi, belki ben bile doğmamıştım. Bu hikayeyi de bana babam anlatmıştı. Aylardan Kasım'dı, dışarıya buz gibi bir hava hâkimdi. Oysa dışarıdaki havadan farklı olarak Hogwarts'ın içi cayır cayır yanıyordu, bu da öğrencilerin içini sıcak tutuyordu. Alev gibi kızıl saçları ve yemyeşil gözleriyle ilk görüşte güzel bir izlenim bırakan Emily Johann, Hogwarts'ta Kehanet profesörü sıfatıyla bulunmaktaydı. Kendisi gerektiğinde baştan çıkarıcı, gerektiğinde zeki, gerektiğinde ise korkunç bir kişiliğe bürünmesiyle meşhurdu. Şüphesiz en iyi özelliği ise gerçekçi kehanetlerde bulunmasıydı. Günlerden bir gün - gecenin ilerleyen saatlerinde - Emily, soğuk terlerle uyandı. Kendinde değildi. Bir gaz lambası kapıp kehanetini herkesin duyması için koridorlarda çığlık çığlığa haykırdı. Tüm öğrenciler koridora dökülürken, profesörler öğrencileri mi engelleyeceklerini yoksa Emily'i mi dinleyeceklerini şaşırmışlardı. Herkes Emily'in çevresinde bir daire oluştururken insanlar, Emily'nin yaşadıklarının farkında değillerdi. Bu olay sadece onun ölümü oldu... ''
Gerisinde ise olanları hatırlayabiliyordu Genevieve, sağ eliyle ağzını kapadı. Hızla kapıyı açıp koridora çıktı ve upuzun koridor boyunca koşmaya başladı. Diğerlerinin arasından ustaca sıyrılarak hızla çıkış kapısına ulaştı ve kendini dışarıda, yasak ormanın girişindeki profesörlerin yanında buldu. Asasını yokladı ve yasak ormana girmek üzere olan profesörleri durdurdu. Sakin değildi, hikayenin bir kısmını öyle hızlıca anlattı ki anlaşıldığından emin bile değildi. Emily'nin öldüğü kısma geldiğinde ise duraksadı, gerisini anlatabileceğinden emin olmayacak bir şekilde diğerlerine baktı. Hepsini gözleriyle tek tek süzdükten sonra neler olacağını beklemeye karar verdi, neler yaşayacaklarını. Her şey için büyükbabasına teşekkür ediyordu içinden, o her zaman haklı çıkmıştı. Bazen onun geleceği gördüğünden şüphelendiği zamanlar oluyordu, şu an gibi yoksa diğer türlü bu hikayeyi neden anlatmış olsun ki? Son bir kez gökyüzünde ışıl ışıl parıldayan aya gözlerini dikti, bu gece ve onun getirecekleri neler olabilirdi? Kısa bir süre sonra gözleri belki de geldiğinden beri burada olan vampire takıldı, bir şeyler soruyordu sanırım ama onlara cevap verecek cesareti kendinde bulamadı Genevieve. Sessizce diğerlerinin bir şeyler söylemesini bekledi.
| |
|
Rehberlik Öğretmeni Seçici Profesör
Mesaj Sayısı : 43 Kayıt tarihi : 01/09/09 Tanınmışlık : 0
| Konu: Geri: Genevieve ~ Salı Eyl. 01, 2009 9:58 am | |
| | |
|